Burcu Esmersoy’un Formda Kalma Sırrı

23:59


Burcu Esmersoy güzellik sırrıHem fiziği hem de güzelliğiyle ile ekranlarda göz dolduran Burcu Esmersoy’un güzelliğinin sırları nelerdir?
Burcu Esmersoy, fit vücudunu her gün yarım saat yürümeye borçlu olduğunu söylüyor.
Günlük hayatta çok fazla makyaj yapmayan Esmersoy, genellikle maskara ve yüzünü aydınlatacak allıklar kullanıyor.Makyajlı günlerinde uyumadan önce mutlaka cildini temizleyen Burcu Esmersoy, hiçbir zaman makyajlı uyumuyor.
Yüz yıkama jeli ile cildini makyajdan ve kirden arındıran Esmersoy, daha sonra cildinin sıkılaşması ve siyah nokta oluşumunu engellemek için özel tonikler kullanıyor.Cildine özen gösteren güzel sunucu, yüzüne nemlendirici sürmeyi asla ihmal etmiyor.
Cildinin hassas olduğunu belirten Burcu Esmersoy, genellikle su bazlı ve anti-alerjik ürünleri tercih ediyor.Cildinin pürüzsüz, canlı ve sıkı olması için özel bir yüz masajı uygulayan Esmersoy, bu masaj sayesinde cildindeki kolejenin açığa çıkmasını sağlıyor.
Saçlarıyla beğeni toplayan Burcu Esmersoy, canlı ve parlak saçlarını evde uyguladığı bakım maskelerine borçlu.
Güzelliği ile fit vücudu ile göz dolduran Burcu Esmersoy’un formda kalmasının sizleri şaşırtabilir.
Bugün gazetesinin haberine göre her da­im fit gö­rü­nü­müy­le dik­kat çe­ken Bur­cu Es­mer­soy, form­da kal­ma­nın be­de­li­nin ağır ol­du­ğu­nu söy­le­di. Uzun za­man­dır kick boks yap­tı­ğı­nı ve ha­ya­tın­dan çok sev­di­ği yi­ye­cek­le­ri bi­le uzak­laş­tır­dı­ğı­nı be­lir­ten ün­lü su­nu­cu, “Süt ve süt ürün­le­ri­ni ha­ya­tım­dan çı­kar­dım. Bun­la­rın ba­na bir fay­da­sı ol­ma­dı­ğı­na ka­rar ver­dim. Ay­rı­ca be­yaz un­la ya­pıl­mış ve be­yaz şe­ker­le tat­lan­dı­rıl­mış hiç­bir şe­yi tü­ket­mi­yo­ru­m” de­di.
Saçlarına çam yağı sürüyor
Burcu Esmersoy dolgun ve sağlıklı saçlarını ise aktarlarda satılan karışımlara borçlu olduğunu belirtti. Esmersoy, “Saçlarıma çam ve argan yağı sürüyorum. Saçlar için dünyanın en güzel iki şeyi” dedi.
Devamını Oku...


Yoğurt Yemek İçin 10 Önemli Sebep

23:57

Diyetisyen Dilara Koçak ,günün her yiyebileceğimiz yoğurdu yememiz için 10 önemli nedeni anlattı.
1- Vitaminler-mineraller: Yoğurt; potasyum, fosfor, riboflavin, iyot, çinko ve B12 vitamini bakımından zengin. Aynı zamanda yağda eriyen vitaminler, görme fonksiyonlarına katkısı olan A vitamini ve bağışıklık sistemini güçlendiren E vitamini içeriyor.
2- Kilo kaybı: Tennessee Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada, düşük kalorili diyetlerine yoğurdu ekleyen ve günde üç öğün yağsız yoğurt yiyen aşırı kiloluların, yoğurtsuz diyet uygulayanlara oranla yüzde 22 daha fazla kilo verdikleri, yüzde 61 daha fazla yağ yaktıkları tespit edildi.
Yoğurt yiyenlerin ayrıca, karın bölgelerinden yüzde 81 daha fazla yağ yaktıkları ortaya çıktı. Yoğurttan aldığımız kalsiyum, yağ yakımını hızlandırıyor.
3- ‘Dost’ bakteri: Bir-çoğumuz bakteri denince bunun vücut için kötü bir şey olduğunu düşünür. Ancak yoğurt, dost bakteriler içeriyor. Yoğurt gibi fermente ürünler, vücudumuz için yararlı bakteriler ‘probiyotikleri’ içeriyor. Bağırsaklara yararlı besinlere probiyotik gıdalar deniyor. Probiyotikler, sindirim sistemini rahatlatıyor ve bağışıklığı güçlendiriyor.
4- Kan basıncı: Son yapılan çalışmalar, süt ve süt ürünlerinin düzenli tüketiminin yüksek kan basıncı riskini azalttığını gösteriyor. Araştırmalara göre, günde 2-3 porsiyon az yağlı süt ürünü tüketenler, hiç tüketmeyenlere oranla yüzde 50 daha az yüksek kan basıncı riski taşıyor.
5- Tok hissettirir: Washington Üniversitesi’nde açlık, tokluk ve sonraki öğünde tüketilen kalori miktarıyla ilgili bir çalışma yapıldı. Bireylere; yoğurt, şeftali aromalı içecek ve şeftali suyu, ara öğün olarak verildi. Yoğurt tüketenlerde diğerlerine oranla daha yüksek tokluk geliştiği görüldü. Yoğurt gibi proteini yüksek besinler, düşük proteinli gıdalara göre her zaman daha doyurucudur.
6- Kas gelişimi: Yoğun egzersiz çalışması sonrasında protein içeriği yüksek yoğurt, iyi bir seçim. Protein, kasların kendini toparlaması için gerekli. Ayrıca yoğurtta bulunan karbonhidrat, ağır egzersiz sonrası kaslarda azalan depoları dolduruyor.
7- Kalsiyum: Kalsiyum, güçlü kemikler ve sağlıklı dişler için önemli. Vücut yeterli kalsiyum aldığında bu, doğrudan kemikler için kullanılıyor. Yoğurt kalsiyumun çok iyi bir kaynağı ama az yağlı olanları daha çok kalsiyum içeriyor. 1 kase tam yağlı yoğurtta kalsiyum oranı, 330 mg.’ken 1 kase light yoğurtta 350 mg.
8- Bağışıklık sistemi: Viyana Üniversitesi’ndeki çalışmaya göre, günde 3-4 porsiyon yoğurt, hastalık ve enfeksiyonla savaşmada rol oynayan ‘T hücreleri’ni daha güçlü ve aktif hale getiriyor.
9- Laktoz intoleransı: Bazı yoğurtların etiketlerine baktığınızda ‘canlı ve aktif kültür’ ibarelerini görebilirsiniz. Yoğurt yapabilmek için süte ‘laktoba- sillus bulgaricus’ ve ‘streptococcus thermophilus’ adlı canlı, aktif kültürler ilave ediliyor. Bu kültürler, laktozu parçalıyor, böylece laktoz intoleransı olan bireyler sindirim siteminde sorun yaşamadan yoğurdu tüketebiliyor.
10-Osteoporoz: Kemiklerin kütle kaybetmesine yol açan, yaygın görülen kemik metabolizması hastalığına deniyor. Osteoporoz-beslenme ilişkisine baktığımızda, karşımıza yetersiz kalsiyum tüketimi ve D vitamini alımı çıkıyor. Yoğurttaki kalsiyum ve D vitamini kombinasyonu avantaj yaratıyor. Kalsiyum kemiklerin güçlenmesini sağlarken, D vitamini kalsiyumun depolanmasına yardımcı oluyor.
Devamını Oku...


Ayşe Özyılmazel Boru Dansıyla Zayıf Kalıyor

23:57

8 kilo veren Ayşe Özyılmazel , fiziğini korumak için son zamanlarda trend olan boru dansı yapıyor.
Ayşe Özyılmazel Nisan ayında çıkaracağı albüm için hazırlık sürecinde. Geçtiğimiz günlerde güzel şarkıcı “Nefis” adlı şarkısının klibinden bir tanıtım videosu yayınladı.
Belli ki Özyılmazel merak uyandıran tanıtım videosuyla heyecanı arttırmak istiyor. 8 kilo veren ve fiziğini korumak için son günlerde çok moda olan boru dansı derslerine başlayan Ayşe Özyılmazel’e bu spor ilham kaynağı olmuş.
Ayşe Özyılmazel’in de esinlendiği boru dansının faydaları;
- Tüm kasları aynı anda çalıştırıyor.
- Özellikle kafa aşağı yapılan hareketlerle kan dolaşımının iyileşmesini sağlıyor.
- Eklemlere ve bel kemiğine önemli bir esneklik sağlıyor.
- Gelişimi ve değişimi kısa sürede görebilirsiniz.
- Duruşunuzu ve yürüyüşünüzü de düzeltmeye yardımcı oluyor.
Dans ve sporun birleşimi olan boru dansıyla hem eğlenip hemde formunuz koruyabilirsiniz.
Devamını Oku...


Süt İçerek Zayıflayın

23:56

Süt içerek zayıflanır mı?diyorsanız işte cevabı;
Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Akgül, kalsiyumun zayıflama üzerinde önemli etkisi olduğunu anlattı.
Akgül, yaptığı açıklamada, kalsiyumun, kemik ve diş yapısının en temel minerali olduğunu belirterek, “Süt, peynir, yoğurt, ayran ve kefir başta olmak üzere de, kuru baklagiller, ceviz, fındık, badem ve yeşil yapraklı sebzeler ile kuru incir ise önemli kalsiyum kaynakları. Bu yiyeceklerin yeterli miktarda tüketiminin kilo verme üzerinde önemli etkisi bulunuyor” diye konuştu.
Akgül, kalsiyumun zayıflama üzerinde önemli bir etkisi bulunduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:”Yapılan çeşitli araştırmalar gösteriyor ki, enerjisi kısıtlı yüksek kalsiyum içeren diyetler, düşük kalsiyum içeren diyetlere göre daha fazla kilo kaybı sağlıyor ve yağ yakımını artırıyor. Yine bu çalışmalar bireylerin süt ve süt ürünleri tüketimine yaptıkları diyetlerde ne kadar önem vermeleri gerektiğine de işaret ediyor.
“Diyette süt ve süt ürünlerine mutlaka yer verilmesi gerektiğine vurgu yapan Akgül, “Yetişkin bireylerin günlük kalsiyum ihtiyacı yaklaşık 1000 miligramdır. Kişi, günlük kalsiyum ihtiyacını 2-3 bardak süt ve süt ürünleri tüketimiyle rahatça sağlayıp zayıflamaya yardımcı olabilir. Vücudun kalsiyum ihtiyacı, gebelik, emzirme, çocukluk ve menopoz dönemlerinde değişkenlik gösteriyor. Yeterli ve dengeli yağ kaybının sağlanması için kişiye özgü bir diyet programında mutlaka süt ve süt ürünlerine de yer verilmesi gerekiyor” dedi.
Akgül az yağlı ürünlerin tercih edilmesi gerektiğine işaret ederek şöyle devam etti: “Az yağlı süt ve süt ürünleri tam yağlı ürünlerle karşılaştırıldığında kalsiyum içerikleri değişmiyor. Kilo kontrolünün sağlanmasında az yağlı kalsiyum kaynaklarına yönelmek de aynı şekilde fayda sağlıyor. Hatta kalsiyumun az yağlı olarak tüketilmesi kilo vermeyi de hızlandırıyor.”
Yapılan araştırmaların kilolu bireylerin diyetlerindeki süt ve süt ürünlerinin iyi bir kontrol sağlayıcı olduğunu ve insülin direncinin azalmasında da etken olduğunu gösterdiğini ifade eden Akgül, “Bu ürünler kan şekerinizin daha yavaş yükselmesini sağlayarak, uzun süre doygunluk hissetmenize yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.
Devamını Oku...


Ceyda Düvenci Nasıl 5 Beden İnceldi?

23:55

Ceyda Düvenci doğum sonrası 46 bedenden 36 bedene nasıl düştüğünü anlattı.
‘Umutsuz Ev Kadınları’ dizisinin Elifi , ‘Doktorum’ programının sunucusu Ceyda Düvenci son zamanlarda çok verdiği kilolarla konuşuluyor. 46 bedenden 36 bedene düşen Ceyda Düvenci, verdiği kiloların sırrını Banu Duran ile yaptığı röportajında anlattı.
İşte o röportajdan bazı alıntılar…
KİLOLARI NASIL VERDİ
-Diyet konusunda yapılan en büyük hata başkalarının diyetini yapmak. Gerçekten kilo vermek istiyorsanız bir uzmana gidin.
-Şeker hayatımda hiç yok; tatlı yok! Günde bir parça bitter çikolata yiyorum o kadar.
-Soframdan ayrılmayan baharatlar; kimyon ve acı kırmızı biber. Bunlar vazgeçilmezim; acı pul biber olmadan yemek yemem. Tarçın ve karanfil de aynı şekilde.
-Tuzu hayatımdan kaldırdım; gerekirse deniz tuzu kullanıyorum.
-Katı yağ yok; her yemeğim zeytinyağıyla yapılıyor.
-Her sebzeyi ve meyveyi mevsiminde tüketmek gibi bir takıntım var.
-Günde 2 dilimden fazla ekmek yemiyorum.
-Pilav tüketmiyorum; illa yiyeceksem bulgur pilavı yerim.
-Pilates yapıyorum. Ancak bundan sonra daha ağırlaştırılmış, nabzımın daha hızlı attığı sporlar yapacağım. Karnımı ve üst bacaklarımı sıkılaştırmak istiyorum.
‘VÜCUDUMU TOPARLAYACAĞIM’
Tüm kadınların merakla beklediği soruyu sorayım; nasıl zayıfladınız?
Kızım doğduğunda bir süre yoğun bakımda kaldı. O dönemde 12 kilo aldım. Hamileliğimde ise sadece 8 kilo almıştım; doğum sonrası da 5 kilom kalmıştı. Ancak kızım bir buçuk ay yoğun bakımda kalınca o arada sıkıntıdan kendimi yemeye verdim. Onun üzerine bir de emzirme telaşına düştüm. Süt yapar baklava ye, yok tatlı ye diyenleri dinleyerek daha da kilolandım; 44-46 bedendim. Her şey yoluna girdiğinde ise kilomdan çok mutsuz oldum ve diyetisyen Yelda Kahvecioğlu’na gittim. Yelda ile bir yıl çok sıkı çalıştık ve ben 65 kiloya kadar indim ama orada kaldım (yıllardır bu kiloda kilitliydim zaten). Ancak bu yaz başında nasıl oldu bilmiyorum; o kilit çözüldü ve ben 57 kilo oldum. Aslında hâlâ, fazlalıklarım var, diyorum ama bundan sonrası takıntı oluyor biraz da. En formda, en fit olmak istiyor insan. “Olabiliyorsa neden olmasın”; “hadi daha da vereyim de nasıl olduğumu göreyim” gibi bir duygu geliyor. Şimdi minicik bile karnım çıksa rahatsız oluyorum. Hedefim bu kiloda kalmak ama vücudumu sporla bir tık daha toparlayacağım.
Devamını Oku...


Yeşil Kahve Nedir, Zayıflamaya Etkisi Varmı?

23:55

Yeni moda yeşil kahve içerek zayıflama.Peki yeşil kahve nedir, gerçekten zayıflamaya etkisi var mıdır?
Yeşil kahve nedir?
Yeşil kahve, kökboyasıgiller (Rubiaceae) familyasının Coffea cinsinden 5 metreye kadar büyüyebilen bir ağaçtır. Normal kahveden farkı kavrulmamış olmasıdır.
Yeşil kahvenin faydaları nelerdir?
* İçeriğindeki kafein ve klorojenik asit sayesinde, yağ yakımını hızlandırır ve zayıflatır,
* Bazal metabolizmayı hızlandırır. Kalori yakımını hızlandırır ve klo verme sağlar.
* Çok yüksek antioksidan etkiye sahiptir, serbest radikallerin zararlı etkilerini önler.
* Enerji verir, yorgunluğa ve halsizliğe iyi gelir.
* Şeker hastalığı riskini azaltıcı etkisi vardır.
* Hipertansiyon üzerinde iyileştirici etkisi vardır.
Yeşil kahve nasıl pişirilir?
Yeşil kahvenin evde hazırlanışı oldukça pratik ve kolaydır. Yaklaşık olarak 1 yemek kaşığı kahve cezveye konulduktan sonra 180 ml sıcak su üzerine eklenir ve 4 dakika demlenmeye bırakılır. Sıcak olarak servis yapılır.
Yeşil kahve günde kaç kez içilebilir?
Yeşil kahve sabah ve akşam olarak günde 2 kez içilebilir. Fazlası zararlı olacaktır.
Yeşil kahve içerek zayıflayanların sayısı günden güne artmaktadır. Eğer sizde doğal bir yöntem ile zayıflamayı düşünüyorsanız yeşil kahveyi denemenizi öneririz.
Yeşil kahvenin zararları nelerdir?
Yeşil kahve son zamanlarda zayıflama ürünü olarak vitrinlerde çok rastlanan ve kullanılan bir üründür. Ancak aşırı kahve tüketimi vücutta su tutulmasına neden olabileceği için yeşil kahve içilen dönemlerde günde en az 2.5 litre su içilmesi gerekmektedir.
Yeşil Kahve Zayıflatır mı?
Osman Müftüoğlu ise bu kahvenin özünden yapılan zayıflama haplarını şöyle değerlendiriyor:
Yeşil kahve çekirdeği özü içeren haplar son beş yılda popüler oldu. Mehmet Öz’ün de TV şovunda (Dr. Oz Show) bu destekten bahsetmesi ürünün satışlarını artırdı.
Çiğ ya da kavrulmamış kahve meyvesinin tohumlarından hazırlanan bu desteğin kahve çekirdeklerinin içindeki “klorojenik asit” sayesinde etkili olduğu ileri sürülüyor.
Bu maddenin karaciğerde şeker üretimini tahrik eden enzimi baskılayarak kilo vermeye yardımcı olduğu ileri sürülüyor, hatta bu nedenle tip 2 diyabet riskini bile azaltabileceği söyleniyor.
Bu düşünceleri destekleyen ve desteklemeyen bilimsel çalışmalar var. Sayıları henüz yeterli değil.
Genelde kahvenin içindeki kafeinin metabolizmayı hızlandırarak kilo vermeye yardımcı olduğu zaten hep düşünülmüştür, ancak kahve içindeki antioksidanların sağlığa faydalı olabileceği biliniyor. Yine de dikkatli olmakta ve doktorunuza danışmadan kullanmamakta fayda var.
Devamını Oku...


Bu gün çeyizime neler eklenmiş?

23:54

Nişanllılık sürecinin sanırım en zevkli yönü çeyiz hazırlamak:) eskiden danteller örerlermiş nakışlar işlenirmiş neler neler...tabii şimdiki kızlar kolay mı bu işlerle uğraşsın? E ama hak vermek lazım biz yeni nesil genç kızlara... Belki iğne oyaları yapmadık, kilim dokunmadık ama bizde okul sıralarında dirsek çürüttük be arkadaş! Hepimiz hepimiz... Önce ayaklarımız üzerinde durmak için emek verdik, dolayısıyla evde annelerimizin dizinin dibinde oturup çeyiz düzemedik kızmasın kimse bize.
Okulumuzda okuruz çeyzimizide düzeriz biz korkulur bizden:)

Mmmm neydi bu gün sizlerle paylaşacağım şey?
Oyalar danteller olmasa da yeni nesil çeyiz alışverişim:)

İşte misafirlik yemek takımım, günlük yemek takımım, kahvaltı takımım burada,
      
12 kişilik porselen yemek takımı 
Tantitoni
1200tl
300tl' ilk tantitoni alışverişi hediye. Bu hediyesiyle ıvırzıvırlarımı aldım:)
6 kişilik günlük yemek takımı 24 parça
Bernardo
199tl


6 kişilik kahvaltı takımı 34parça
Bernardo
299tl

Birde bunlardan başka şirin mi şirin bir alışverişim daha oldu.
Bunlarda çeyizime koyacağım ve bu gün aldığım ev kıyafetleriiiim~_~

Bu evde rahat rahat gezmedik terliğim
Oysho

39tl
Yumuşacık çoraplarım
Oysho
19.95tl

Ev kıyafetlerim
Pantolon: 49tl
Bluz: 29tl

İşte böyleee...

Devamını Oku...


Zahmetsizce Kilo Vermenin 10 Yolu

23:53

Kilo vermekte zorlanırsanız aşağıdaki basit yolları uygularsanız farkında olmadan kilo verirsiniz.
Her yolu denediniz ancak diyete başlasanız bile bir süre sonra yarım bırakıyorsunuz. Yoksunluk duygusu daha çok yemenizi tetikliyor ve yeniden kilo alıyorsunuz.
Ancak diyetin kısa bir süre yaptıktan sonra eski yeme alışkanlıklarına dönerek fayda getirmeyeceğini anlamalısınız.
Doğru yaşam biçimini seçmeden, doğru beslenme alışkanlıkları edinmeden, sağlıklı kilo vermeniz mümkün değildir. Bu yüzden önerilerimize göz atın ve köklü değişikliğe giderek, kilo sorunundan uzaklaşın.
Küçük tabaklar
Kilo vermede en önemli kısmın zihinde olduğunu biliyor musunuz? Yani midenizden çok aklınızı kandırmanız gerekir.
Porsiyon boyutlarını azaltarak kilo verebilirsiniz ancak bu sefer mideniz doymadığınızı düşünür çünkü gözünüz tabağın içindeki yemek miktarının az olduğunu söyler. Oysa tabağı küçük tutarsanız, tabağı dolduran yiyecekler, gözünüzden beyninize doygunluk sinyali göndererek, doymanızı sağlayacaktır.
Masaya oturun
Pek çok kişi tepsiye aldığı yemeğini televizyon izlerken bitirir, bunu yapmayın. Ayaküstü yemeyin ve başka şeylerle ilgilenmeyin.
Eğer çok fazla yemek istemiyorsanız, masaya oturarak yemek yiyin. Bu sizin kilo vermenizi sağlar ve karnınızın doyduğunu hissederek kalkarsınız.
Yavaş yiyin
Yemek hızlı yapılan bir eylem olmamalıdır. Ne kadar yavaş yerseniz, o kadar avantajlısınız. Eğer bilinçli olarak yavaş yemek yerseniz, kilo vermeniz hızlanır. Uzun çiğnemeler, size tokluk sinyali yollar.
Gerçekten mideniz dolduğunda beyninize sinyal gider ve doyduğunuzu hissedersiniz.
Dışarıda yiyorsanız
Eğer o gün dışarıda yemeğe karar verdiyseniz ve arkadaşlarınızla birlikte bir restorana giderseniz, ilk siparişi siz verin.
Niyetiniz en masum olan yiyeceği söylemek olacaktır. Eğer ilk siz söylerseniz, avantajlı olursunuz. Onların sipariş ettikleri yemekler ise, kilo almanıza yardımcı olacak, bol kalorili şeyler olabilir. Onlardan sonra sipariş vermek, fikrinizi değiştirmenize neden olabilir.
Özendiren yiyecekler
Eğer karşısında zayıf kaldığınız yiyecekler varsa, ya hiç sipariş etmeyin veya yarısını koymalarını söyleyin.
Yemek yerken sevdiğiniz ancak kalorili yiyeceklerden uzak durmanın yolu, onlarla karşılaşmamaktır. Bununla başa çıkmak aslında zor değil. Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.
Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.
Motivasyon ve olumlama
Sizi motive eden grupların posta gönderilerine üye olun. Her sabah posta kutunuza baktığınızda, önünüze gelen motivasyon cümleleri olumlu etki yaratır.
Olumlama meditasyonları, yoga gibi rahatlama araçlarında bu olumlamaları kullanabilirsiniz.
Olumlu davranışlara odaklanın
Sürekli olumsuzlukları düşünerek başarılı olamazsınız. Mesela makarna yememeniz gerektiğini düşünerek, diyeti başaramazsınız.
Bunun tam tersine olumlu davranışlara odaklanın ve bunu eğlenceli hale getirin. Örneğin sağlıklı yaşam seven bir arkadaşınızı arayıp gün boyu kimin daha fazla su içeceğine iddiaya girebilirsiniz.
Gizlice kalori yakın
Sürekli egzersiz yapıyorsanız, vücudunuzu şaşırtın ve bu sefer değişik bir egzersiz yapın.
Basit şeylerde hareket edin, asansör kullanmak yerine merdiven çıkmak gibi… telefonla konuşurken yürümek gibi…
Sürekli tartılmak
Her gün ve gün içinde sürekli tartılmak bir takıntı haline gelebilir. Sürekli tartıya çıkmaktan vazgeçin. Diyet yaparken haftada bir kere tartılmak yeterlidir. Onda da sabahları aç karnına olması gerekir.
Güzellik uykusu
Unutmayın hayatla başa çıkmak için bedeniniz siz farkında olmasanız bile yorulur ve yıpranır. Böyle durumlarda bağışıklık sistemi zarara uğrar.
Her gün düzenli ve doğru bir uyku uyumayı alışkanlık haline getirin. Vücudunuzun ve zihninizin iyileşmesi için rem uykusuna ihtiyacınız var. Eğer sağlıklı uyku uyumazsanız, kilo vermeniz zorlaşır çünkü bedeninize hükmetmeniz zordur.
Devamını Oku...


Gripten Koruyan Doğal Besinler

23:52

Gripten korunmak sanıldığı kadar zor değil.Her zaman elinizin altında olan doğal besinlerle gripten korunabilirsiniz.
Nezle ve grip gibi kış hastalıkları birçok kişinin yakasına yapıştı. Kolay geçmeyen bu hastalıklardan korunmak için doğru beslenme şart. Kış boyunca sofralardan eksik edilmeyecek bazı gıdalar doğal koruma sağlıyor. İşte onlardan bazıları..
Ispanakla portakal suyu için
Pazı, roka, brokoli ve ıspanak beslenmemiz açısından çok önemli. Ispanak demir minerali açısından da zengindir. Fakat içerisinde demirin daha iyi emilmesi için ıspanak yerken portakal suyu içilmeli.
Yoğurt
İçerdiği laktik asit ile mikroplara karşı koruma sağlayan yoğurt düzenli tüketildiğinde soğuk algınlığına yakalanma riskini azalır. Günde 1-2 bardak tüketin. Yulaf ezmesi veya ekmeği: Yulafın içindeki betaglukan vücut direncini artırır. Haftada 1-2 defa yulaf ezmesi ve yulaf ekmeği yemelisiniz.
Karbonhidrat
Vücudun başlıca enerji kaynağı karbonhidratlardır. Bu nedenle karbonhidrat, protein ve yağ açısından dengede olan menülerin tercih edin.
Havuç
Vücutta A vitaminine çevrilebilen beta-karotenden zengin olması nedeniyle bağışıklık sistemimize güç verir.
Beta-karotenin etkinlik göstermesi için havuç salatanıza bir tatlı kaşığı zeytinyağı ekleyebilirsiniz.
Soğan, sarımsak
Soğan ve sarımsakta kış ayının vazgeçilmez sebzelerindendir. İçerdikleri kükürtlü bileşenler sayesinde soğan ve sarımsak antibiyotik özelliğe sahiptir, vücut direncinizi artırır.
Kereviz
Turp, kereviz, yer elması ve patates gibi kök sebzeler birçok vitamin ve mineral içerir. Ayrıca içeriklerindeki antioksidanlar vücudumuzu serbest radikallere karşı korur. Patatesin C vitamini içeriğinin kabuğa yakın kısmında bulunduğu unutulmamalıdır.
Turuncu sebzeler
Kış boyunca turunçgiller, havuç ve bal kabağı gibi turuncu sebze ve meyveler A vitamini öncüsü ve güçlü bir antioksidandır. Turunçgiller C vitamini zenginidir. C vitamini bağışıklık hücrelerinin yapımında görev aldığı için, bizi hastalıklara karşı koruyan bir vitamindir.
Kuruyemişler
İçerdikleri magnezyum, çinko, Omega-3 yağ asitleri ve E vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendirme konusunda etkilidirler. Fakat enerji miktarı fazla olduğundan tüketim miktarlarına dikkat etmek gerekir.
Kafeinden uzak durun
Aşırı tüketildiklerinde vücut su dengesini de bozabilen bu tür içecekler yerine su, taze meyve suyu ve ayrana yönelebilirsiniz. Günde 15 bardak su: Kışın su tüketimimiz de belirgin bir düşüş olur. Fakat susuzluk hissi yaşamıyor olsak dahi, su içmeye özen göstermeliyiz. Günde 8-15 su bardağı su kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Devamını Oku...


Evlilik Yaklaşırken Neler Mi Değişiyor? Yüzünüzde Gülümsemeyle Okuyun.

23:51

Hayatta en sevmediğim durumlardan beri 'ara form' modunda olmak...yani mesela at desen at değil eşek desen değil:) 'katır' olmak gibi birşey...
Hıh! bu tam bana uydu.
Nişanlılıkta öyle birşey işte:)
Şuan biliyorsunuz öğrenci evinde yaşıyorum, odamın halini görmek istemezsiniz...korrrkunç bir durumda...evlilik yaklaştı habire birşeyler almak gerekiyor, aldığın şeyleri kullanmayıp kutulayıp, kolileyerek odanın bir köşesine yerleştirmeye başlıyorsun...Avm gezerken artık elin o almaktan her daim  mutluluk duyduğun kıyafetlere, kozmetiklere değilde meselaaaa, tencere olsun, tava olsun onlara gidiyor:)
Ne zamandır indirime girsede alsam diye takip ettiğin o kırmızı rugan ayakkabıyı %70 indirimle bulupta eline aldığın zaman duyduğun o sonsuz haz var ya hani...hıh işte tam o duyguyu artık düdüklüye, kepçe takımına, makarna süzgecine beslemeye başlıyorsun:) başına gelince korkma diye söylüyorum.

Amaaa şöyle bir durum var.
Mesela o muhteşem düdüklüyü aldın eve getirdin diyelim:) "ay bu gün şu yeni düdüklümle ... pişireyim" diyemezsin. Yasak! Çünkü efendim, kurallar gereği 'çeyiz' kimliğiyle alınıp eve getirilen her bir eşya evde özenle seçilen, direk güneş ışığı almayan, havadar, nemsiz bir köşede adeta bir sanat eseri özeniyle yerleştirilmeye başlar ve taa ki "o gün" gelinceye kadar kullanılamaz:)...
 Günler ilerledikçe o köşedeki yükseltinin arttığını ve zamanla odanın giriş kapısına doğru ilerlediğini görürsün...ve dersin kiartık bitmiştir her halde 'her şey alındı'...yanılıyorsun:)
ne demiş atalarımız "ev eksiği dev eksiği" yani kısacası o odada yaşanamayacak noktaya gelinceye kadar nevresimleri, bardak takımlarını, tabakları, tencereleri eve taşımaya devam edersin.

Zamanla herşeyi 'o zaman' a endekslediğini görürsün. Mesela, artık gardrobun dağılmaya başlamıştır. Nerede o eski düzen, nizam:) toplasammı dersin,e hadi, toplarsın. On gün sonra o dolap yine pazar yerine dönmüştür 'aiy düğüne üç hafta kaldı zaten taşıncam' dersin, zamanla yeni yıkanan kıyafetler dolap yerine bir bir kolilere yerleşmeye başlar...nee yinemi koli dedim ben:)
Kırk yılın başı tencere tava yerine paranı kozmetiğe versende o da koliye giriyor evlenince açarım diye vallahi ya:)
Duur bitmedii... düğüne on gün kala o kaşlar hiç alınmaz mesela "o gün ' güzelce alıncak ya hani:), iştahın git gide azalır ve ,sanırım en güzel yanı bu, incelmeye başlarsın:) (bunu henüz ben yaşamadım, iştahım kaçacakmış  diye bekleyince kaçmıyor sanırım:))

Daha neler neler...



Bazen mutluluğu bile 'o gün'e sakladığın oluyor..
Devamını Oku...


Hangi Vücut Tipi Nasıl Giyinmeli (Tülin Şahin’den)

23:50

Giyim ve makyaj konusunda tecrübelerini bizlerle paylaşan Tülin Şahin, hangi vücut tipinin nasıl giyinmesi konusunda bilgiler verdi.
Yuvarlak hatlar
Kıyafetler mutlaka üste oturmalı. Ama sakın yalnış anlaşılmasın, asla dar olmamalı. Sanki terziden yeni çıkmış gibi oturmalı. Ne bol ne dar. Bol kıyafetler giyildiğinde olunandan daha yuvarlak görünebilir. Yuvarlak hatların beli mutlaka ince olur. O yüzden bele oturan kıyafetler seçilmeli ve dikkat belin inceliğine çekilmeli.
Kısa üst beden, uzun bacaklar
Bu tip vücutlarda amaç, vücudun oranını dengelemektir. Kısa üst bedenin uzun bacaklarla uyum sağlaması gerek. Bunun içinde takım elbiselerde, ceketleri kalçaya kadar hatta daha uzun olanlar tercih edilmeli. Bel kısmında yatay hatlar yaratarak da o denge sağlanabilir. Örneğin, kemer kullanılabilir veya çizgili üstler giyilebilir. Bacak boyu, diz boyu eteklerle, capri veta tam bilekte biten pantolonlarla daha kısa gösterilebilir.
Uzun üst beden, kısa bacaklar
Bacakları daha uzun göstermek için dar, üstünde çok fazla detay olmayan özellikle beli yüksek pantolonlar ve etekler tercih edilmeli. Eteğin ve pantolonun üzerine giyilecek ceket mutlaka belde bitmeli.
Yuvarak – geniş üst, ince bacaklar
Tüm dikkati bacaklara çekmekte fayda var. Bu yüzden ince bacakları daha da ön plana çıkartacak dar pantolonlar, pek çok insanın giymeye cesaret edemediği desenli çoraplar giyilebilir. Üst bedende dikey detaylar kullanılmalı. Giyileek ceket yarı oturmalı. Asla dar olmamalı ve sıkmamalı.
Dar- ince üst, geniş kalçalar
Üste giyilecek ceketin yada gömleğin üzerinde detay olmasına dikkat edilmeli. Böylece tüm dikkat üst kısma çekilmiş olunur. Kısa ve dar bir ceket veya gömlek giyilerek, belin inceliği bir kez daha vurgulanmış olur. Geniş kalçalarla omuzları dengelemek için, üst kısma giyilecek parçanın omuzlarına çok belli olmayan, küçük ve hafif vatkalar diktirilebilir. Küçük ve hafif vatkalar omuzları dengelemek için yeterli olacaktır. Alt kısma giyilecek parçaların da uçuşan veya dümdüz kumaşlardan olması daha iyidir.
Geniş- büyük üst, dar kalçalar
Burada amaç, dikkati dar kalçalara çekmektir. Bu yüzden dar ve tam belde biten ceket giyilmesinde fayda var. Bu tip bir ceket alırken yapısından çok kıvrımlarına dikkat edilmeli. Kalçalarda rahatlıkla yatay çizgiler yaratabilir. Üst kısma giyilecek parçalar çok sade olmalı. İnce bacakları daha da ortaya çıkarmak için dar kesimli pantolonlar tercih edilmeli.
Devamını Oku...


Çocuğunuzla Uzlaşmanın Yolları

23:49

Çocuklarla uzlaşmak için ne yazık ki bir şeker vermek yetmiyor.
İşte çocuğunuzla sizin aranızdaki çatışmaları azaltmanın yolları.
Bu dönemde hem çatışmaları azaltmak için hem de çocuğun bireysel gelişimini desteklemek için anne ve babanın yapabileceği pek çok şey vardır.
1. Çalışmalara hazırlıklı olun, önleyici yaklaşımlar geliştirin: Aslında anne ve babalar çocuklarının zorlandığını alanları en iyi bilen kişilerdir. Bunlarla ilgili önleyici stratejiler geliştirebilirler. Örneğin; çocuğun restoranda uzun süre oturmayacağını ve kendini oyalamakla ilgili zorluk yaşayabileceğini önceden tahmin ederek, ilgisini çekebilecek bir restoran seçmek yararlı olabilir. İşten geldikten sonra yemek yedirmek zor oluyorsa ve ve yemeğe odaklanma konusunda çatışma yaşanıyorsa, akşam yemeğini anne ve baba gelmeden önce yemesine izin verilebilir.
2. Anne ve babasının gücünü hissetmeye ihtiyaç duyar:Çocuklar birlikte oldukları yetişkinin güçlü, kendinden emin, ne yaptığını bilen, sakin olmasını ister. Çocuğu ağlarken, çaresizlikle karşısında ağlayan annenin gücünden ya da istediği bir şey alınmadığı için bir çocukla baş edemediği için yapan bir babanın gücünden gücünden söz etmek mümkün.
3. Kurallar ve sınırlar koyun: Çocukların kendi güvenliklerini sağlamanın sorumluluğunu almak için yeterince donanımları yoktur. Kendi adlarına sağlıklı karar alabilecekleri yaşa gelinceye kadar, anne ve babaların onlara yapmaları ve yapmamaları gereken şeyleri söylemeleri gerekir. Sınırlar çocukları korur, nereye kadar özgürce hareket edebileceklerini öğretir. Kendilerinin de evin dışında başkalarına sınır koyabilmesini ve koruyabilmesini öğretir.
4. Konulan sınırların nedenlerini açıklayın: Çocuklar neden-sonuç ilişkisini kurabilmesi için yetişkinin yardımına ihtiyaç duyarlar: “Koltukta zıplama!” yerine, “Koltukta zıplamana izin veremem, çünkü düşersen başını sehpaya vurabilirsin!” gibi… Çocukların anlamadıkları bir şeye ayak uydurması beklenemez. Ama konulan kuralların nedenini bilmeye hakları vardır.
5. Mesajların net ve tutarlı olmasına dikkat: Konulan kuralların, verilen mesajların her zaman aynı ve tutarlı olması, çocuğun daha çabuk öğrenmesine yardımcı olur.
6. Seçim yapma hakkı verin: Eğer istekleri kabul edilebilir sınırlar içindeyse bunu seçenekli olarak vermek iyi olabilir: “Ceketini giymek istemeyen çocuğa kendin mi giymek istersin ben mi sana yardım edeyim?” gibi… Küçük seçimler yapmasına izin verildiğinde ileride daha önemli kararlar alma becerisini geliştirir.
7. Olumlu davranışlarını ödüllendirin: Çocukların yaptıkları olumlu davranışlar, doğal olarak görülüp dile getirilmez. Oysa çocuğun ödüllendirilmeye ihtiyacı vardır. Anne ve babanın olumlu ilgisi, çocuk için en büyük ödüldür. Daha önce yapmakta zorlandığı bir şeyi yerine getiriyorsa takdiri hak ediyor demektir.
8. Günlük rutinler oluşturun: Yaşanan çatışmaların birçoğu çocuğun günlük rutinleriyle ilişkilidir. Yemek, uyku, yıkanma, diş fırçalama gibi rutinleri erken yaştan itibaren geliştirildiğinde çocuğun bu dönemde yaşayabileceği çatışmaları azaltır. Çocuk hangi aktiviteden sonra neyin geleceğini bilirse, geçiş yapması daha kolay olacaktır.
9. Amacına ulaşması için engelleri aşmasını sağlayın: Örneğin; yemeğini bitirdikten sonra dondurmasını alabileceğini söyleyin. Ya da banyodan sonra oyun oynayacağını belirtin. Önündeki engeli bir an önce aşmak isteyecektir.
10. Duygularına temas edin: Çocuğunuz, hayal kırıklığı, üzüntü ve endişe gibi duygularla baş edemediği için zorluk yaşar. Duyguların onun adına ifade edilmesi hem ne yaşadığını tanımlayabilmesine hem de bu duyguların anne ve baba tarafından kabul edilmesine yardımcı olur. Ancak bunları dışarı vurması için ona yol gösterilmesine ihtiyacı vardır.
Devamını Oku...


Hangi Burç Nasıl Baba Olur

23:48

Evlenmeyi düşündüğünüz kişi nasıl bir baba olur acaba?
İşte merakınızı giderecek, burç özellikleri…
Hangi Burç Nasıl Baba Olur?

Koç (21 Mart – 20 Nisan)
Koçlar hükmetme huyu sayesinde ileriki yaşlarında çocuklarının hayatına çok müdahale etseler de sıcak ve eğlendirici babalardır. Çocuklarıyla arkadaş gibi gezip tozmayı, eğlenmeyi sever. Bebeğiniz için isteyebileceğiniz müşfik, gururlu, sıcak baba koçtur.
Boğa (21 Nisan-21 Mayıs)
Boğa burcu erkekleri büyük ihtimalle erkek çocuk sahibi olmak isteyecektir. Ama kız çocuklarınıda özel bir şefkatlekoruyarak sevecektir. Onlar sevecen, sıcak, sempatik ve sabırlı babalardır. Çocukları için rahat bir gelecek hazırlamak isteyecektirler. Sadece madde olarak fedakarlıkla kalmayıp zamanını, sevgisini ve ilgisini de çocuklarına adayacak yine de sıkı disiplin uygulama tarzından taviz vermeyecektir. Hele boğa öfkesinin alevlendiği anlarda öfkesi dinene kadar dikkatli olun.
İkizler (22 Mayıs-21 Haziran)
Disiplinci bir baba değildir ama çocuklarla arası iyidir. Baskı yapmadan, arkadaş ve sırdaş olmayı bilen bir babadır. Kendi rutin bir yaşamdan hoşlanmadığı için çocukları ile ilişkileri de eğlenceli ve neşelidir. Bir gün eleştirdiği bir durumu başka bir gün takdir edebilir. Belki bu tezatlar çocukların kafasını karıştıracaktır ama ceza uygulamayı sevmeyen, eğlenceyi, macerayı seven bu baba çocukların hoşuna gidecektir. Tabii bazen verdiği sözleri değişken karakteri sebebiyle hatırlamayacaktır. Bu da verdiği sözleri tutmamasına sebep olacaktır. Çocuklar faaliyetlerine engel olmaz, ayağına dolanmazlarsa bu onu daha memnun edecektir. Bilinçli bir şekilde gayret edip çocuklara sevgisini göstermeye dikkat etmeli, yoksa tipik ikizler soğukluğu çocukları sevildiklerini düşünmekten alıkoyacaktır.
Yengeç (22 Haziran-23 Temmuz)
Sabırlı yapıları nedeniyle mükemmel baba olurlar. Çocuklarının bütün problemleriyle yakından ilgili olacaktır. Yengeçler sevdiklerinin kendilerine dayanmadan ayakta durduklarını gördüklerinde diğer burçların aksine hüzünlenirler. Çünkü o dayanak olma işini mutlulukla yapmaktadır, bu görevin bitmesi onu yalnızlaştırır, sevdiklerini kaybettiği andaki gibi hırçınlaşır, o aksi yengeç olur. Onun çocuklarının büyüdüğünü kavrayabilmesi zordur ama imkansız değildir. Mükemmel baba yengeç, çocuklarına karşı çok hassas davranacak, onlarla çocukluklarını paylaşacaktır.
Aslan (24 Temmuz-23 Ağustos)
Aslanlar geniş aileleri sevmezler, ya hiç çocukları yoktur ya da tek çocuğu vardır. Sıcak, hoşgörülü mükemmel babalardır oysa. Terbiye konusunda uzun konferanslar verebilir ve çocuğu yola getirmek için ısrarlı davranabilir. Ama sonunda istediği saygıyı elde eder. Belki çocuklar babalarının kendini beğenmesi, her zaman haklı olması gibi huylarından nefret edebilir. Ve bu aranın gerilmesine sebep olabilir ama aslanın gururu kırılmadığı sürece herşey kolaylıkla halledilecektir.
Başak (24 Ağustos-23 Eylül)
Başaklar baba olmak için deli divane olmazlar. Küçük bir aileleri olmasını isterler. Çocukları olunca çocuklarına çok düşkün olurlar. Sorumluluklarını ihmal etmez. Zeki ve kültürlü bir baba olarak, çocuklarının dersleriyle öğrenim hayatları boyunca yakından ilgilenir. Düzenli ve disiplinli çocuklar yetiştirme arzusundadır. Muhtemelen çocukların daha küçük yaşta bir kütüphaneleri olacaktır. Çocuklarını pek şımartmazlar. Eleştiriye meyilli oluşu bazen çocuklarda olumsuz etkiler yapabilir. Üstelik başak sevgisini göstermede de pek başarılı değildir. Bunun için özel bir gayret sarf etmesi gerekir.
Terazi (24 Eylül-22 Ekim)
Sakin ve adaletli bir babadır. Çocuklarınız da babalarının çekiciliğine kapılacaklar, tartışmalarından nefret edeceklerdir. Terazi erkeği dört gözle çocuğu olmasını beklemez. Ama çocukları olduktan sonra çocuklarına deli gibi düşkün bir baba olacaktır. Ama bu sevgi hiçbir zaman eşine duyduğu aşkın yerini almayacaktır. Teraziler için önce eş sonra çocuklar gelir.
Akrep (23 Ekim-22 Kasım)
Sert bir baba, tembelliği affetmez. Çocuklar sahip olduklarının değerini bilmek zorunda. Otoriter olması çocukları tarafından hoş karşılanmasa da o çocuklarını düşündüğü için böyle davranmaktadır. Çocukları kendi ayakları üzerinde durmayı öğreneceklerdir. Nazik, müşfik ve komik olabilir ama emredici tavırlarından vazgeçmez. Eğer duygusal çocukları varsa onlar için kırıcı olabilecek bu durum çocukların içe kapanmalarına ve psikolojik sorunları olmasına sebep olabilir. Ona usulünce çocukların durumu anlatılmalı ve hareketlerinde daha yumuşak olması istenmeli.
Yay (23 Kasım-22 Aralık)
Erkek çocuklarına daha yakınlık hissederler. Çocuklar büyükken daha rahat iletişim kurarlar. Daha çok bir arkadaş olacaktır, dışarıdaki özgür yaşamını onlarla paylaşacak ve yalnız kalmak istediklerinde bile yalnız bırakmayacaktır. Çocukların sırlarını merak edip, inceleyeceklerdir. Çocuklar kaçamak yaptığında sinirlenmek yerine bu durum onları eğlendirecektir.
Oğlak (23 Aralık-20 Ocak)
O tam bir babadır. Saygı ve itaat bekleyecek, karşılığında fedakar ve dürüst olacaktır. Onlar çocuklarını şımartmazlar gerektiğinde cezalandırmayı bilirler. Çocukların görevlerini yapıp yapmadıklarına dikkat edecektir ama onların faaliyetlerine de izin verecektir. Hatta oğlaklar dede olduklarında çok genç görünmeleri ve hissetmeleri sayesinde torunlarıyla da iyi irtibat içinde olurlar. Çocuklarının da kendi gibi güvenilir olmasını isterler.
Kova (21 Ocak-19 Şubat)
İyi bir dinleyicidir. Çocuklarının problemleri ne kadar çocuksu ve hayal ürünü olursa olsun onlarla ilgilenecektir. Çocukların matematik dersleriyle başları belada olmayacaktır muhtemelen çünkü problemleri çözecek bir babaları olacak.
Balık (20 Şubat-20 Mart)
Hayalci ve masalcı bir baba çocukların hoşuna gidecektir. Üstelik bu baba oyun oynamayı da çok seviyor. Sakin ve paylaşmayı bilen yapısı onu çocuklar için her şeyden önce iyi bir arkadaş kılacaktır. Anneleri cezalandırmaya hazırlanırken o çocukların dertlerini dinleyip çözüm bulmaya hazırlanacaktır. Gezmeler, kültürel faaliyetler, spor eğlenmek için ne varsa çocukları ile birlikte denemekten kaçmayacaktır.
Devamını Oku...